Slotter’da geziniyordum, amacım belliydi: biraz stres atayım, çark döndüreyim, ruhum rahatlasın. Derken karşıma çıktı bu Wild Wild Riches. İsmi havalı, arka plan yemyeşil, içinde biraz İrlanda havası var sanki. Tıkladım. Ve o andan sonra her şey değişti. Şansın tadını, ekranın başında kahkaha atmanın değerini bu oyunda öğrendim diyebilirim.
İki Tane “Wild” Göreyim Yeter
Bu oyunun kuralı basit ama etkisi derin. Sol taraflarda iki tane “Wild” düşsün, sonrası domino taşı gibi. Altınlar, potlar, bonus sembolleri sağdan sağdan yürümeye başlıyor. O ekran bir anda çılgın festivale dönüyor.
Her dönüşte içimden “hadi be, Wild’lar yan yana gelsin” diye geçiriyorum. Bazen geliyor, bazen gelmiyor ama her seferinde bir heyecan bırakıyor. Çünkü biliyorum, Slotter’da bu oyunu oynarken bir dönüşün kaderi her şeyi değiştirebilir.
Kazandığım zamanlarda, hele ki o bonus çarpanları patladığında, elim ayağım titriyor. Diyorum ki “yine gelirim ben buraya.”
Bonus Turu Deyince Akan Sular Durur
Evet, normal oyunu keyifli ama bonus geldi mi… işte orada başka bir boyuta geçiyoruz. 3 pota kadar açılıyor yol, her biri farklı çarpan. “Gökkuşağı sonundaki hazine” dedikleri bu olsa gerek.
O potlardan biri patlasa yeter. Hele o “Major” yazısını görmen… O an başka bir tat. Amaç sadece para değil ki, amaç o anın heyecanı. O potlar dönerken insanın aklından binbir şey geçiyor. “Ya gelseydi? Ya şimdi patlasa?” diye.
Slotter’ın sunduğu o akıcı sistem sayesinde takılmadan, keyiften ödün vermeden yaşıyorsun bu adrenalini. Bazen kaybediyorsun, evet. Ama hiçbir an “boşuna oynadım” demiyorsun.
Vahşi Zenginlikler Peşinde, Bir Adım Daha
Herkesin hayali var. Kimisi tatil ister, kimisi yeni telefon. Ama bazen, sadece biraz eğlence arar insan. Wild Wild Riches bunu veriyor. Sürprizli, hızlı ve bol kazançlı. Her oyun başında umutla başlıyorsun. Her çark, yeni bir ihtimal.
Dürüst olayım, bu oyunu oynamak bazen terapi gibi geliyor. Özellikle de günün yorgunluğu üstündeyken, bir “wild” görmek tüm gerginliği alıyor. Slotter’da bu oyunu açıp da gülümsemeden kapatan görmedim.
Ve günün sonunda ekran kapanırken şöyle düşünüyorsun:
“Şans bir gün gelir diye değil, geldiğinde hazır ol diye oynanır.”